5 Followers
20 Following
hanifefatmaalbayrak

Romancekolik

Bir Romancekolik'in kitap itirafları...

Currently reading

Beneath Him
C. Shell
Heaven Sent (Rebel Walking, #2)
Hilary Storm
The De Burgh Bride - Deborah Simmons

Bu yorum aynı zamanda ">Romancekolikte yayınlanmıştır.


Kitap hoştu ama ilkinden daha güzel bulamadım malesef. Dunstan tam sevdiğim tipte bir karakterken Geoffrey benim tarzımın dışında bir karakterdi. Fazla sabırlı, alttan alan, iyimser ve bağışlayıcı. Böyle pamuk gibi bir adama da böylesine şirret bir kadın rastlar zaten! Kitabın yarısından fazlasına kadar oğlum sen bu belaya nasıl bulaştın, böyle bir kaderi hak edecek ne günah işledin dedim durdum kendime.

Mallory'i ise bir kaşık suda boğsam yeriydi. Tamam tamam, diyeceksiniz kızın sebepleri vardı. Evet, vardı ama bu kitabın yarısına kadar kızı boğma isteğimi gideremedi malesef. Sonrada kıza sempati duymaya başlasamda bence yazar kızın inadını fazlaya kaçırdığı için bende o kadar da etkisi olamadı.

Geoffrey'in de klasik bir aptal aşık olması ise işleri hiç te kolaylaştırmıyor elbette. İlk önce onun sevdiğini itiraf etmemesine şaşırdım aslında. Ama gidipte hemen kızı kurtardığının salisesinde diz çöküp ilan etmesi ise komik geldi :)

Çeviriye gelirsek bir tek maruzatım var. Kitabın başlarında çok fazla "O" lafı geçiyordu. Orjinal metninde sanırım "She","He" diye yazılan yerleri direkt çeviriyle yapılınca kitabın akışı bozulmuş. Sonradan bu olay düzeldiğinde rahatça, gözüme takılmadan kitabı okuyabildim.

Konumuza gelirsek De Burgh erkeklerinden biri kralın buyruğuyla Mallory Fitzhugh ile evlenmek zorundadır. Ama kadın ilk kocasını gerdek gecesi öldürdüğünden kimse bu göreve yanaşmamaktadır. En küçük çöpü çeken Geoffrey bu kadınla evlenme talihsizliğine hak kazanmıştır.

Düğün için seyahat ettiklerinde toprakların berbat durumunda olduğunu görmüştür. Evinde aynı halde olduğunu görünce içini karamsarlık kaplar. Hele ki müstakbel gelin onları karşılamaya bile tenezzül etmemiştir.

Geoffrey odasına gider ve bu vahşi kadınla ilk defa tanışır. Evlenmeleri zar zor olsa da kadın ondan sonra her adımda adama lanetler yağdırıyor, öldürme vaatleri veriyordur. Hatta bir keresinde Geoffrey'e sürekli taşıdığı bıçaklarından birini fırlatmış ve bilerek sıyırmasına sebep olmuştur. Geoffrey ise bıçağı yerinden alıp karısına "Bunu düşürmüşsün (!) karıcığım (!!)" diyerek geri vermiştir. Siz adamın sabrını sebatını tahmin edin yani :)

Ama herşey Geoffrey'in abisinin kalesine yapılan ziyaretten sonra değişir. Mallory'nin içine De Burgh'ların düşündüğü gibi şeytanın ta kendisi olmadığına dair bir şüphe tohumu düşmüştür bile...